Ruhsal rahatsızlıklar bireyleri zihnen etkisi altına aldığı gibi oluşturmuş olduğu kötü olaylar bedensel olarak da kendisini belli eder. Bu durum bireyin hayat biçimini olumsuz yönde etkilemektedir.

Depresyon: Kişilerin yaşadığı ruhsal rahatsızlıklardan en yaygın görüleni depresyondur. Kişilerin hislerini, fikirlerini ve hareketlerini kötü etkileyen bir rahatsızlıktır. Depresyon sık görülse de tedavi edilebilir. Stres yaşanılan durumlara ya da mutlu olunan aktivitelere karşı duygusuz olma durumu şeklinde de belirtilir. Farklı duygu odaklı ve bedensel problemlere neden olma durumu fazladır, bununla birlikte kişilerin, iş yerinde ya da evde iş yapma becerilerini düşürebilir. En sık görülen semptomları mutsuzluk duygusu, depresif bir ruh haline girmek, yaşanılan durumlara hissiz kalmak, uyku problemleri, motivasyon kaybı, ya da yorgun hissetmektir. Bazı durumlarda ise bu durum kişide intihar düşüncesi bile uyandırabilmektedir. Depresyonun tespit edilebilmesi için bu semptomların devamlı bir biçimde en az 2 hafta sürmesi gerekmektedir.

Obsesif-Kompulsif Bozukluk: Kişilerin bir etkinliği devamlı uygulama gereksinimi duyduğu, tekrar tekrar yapma ihtiyacı hissettiği, istenmeyen fikirler ve takıntıları taşıdıkları anksiyete bozukluğuna obsesif kompulsif bozukluk adı verilir. El temizliği, kontrol sağlama gibi gündelik kolay işler bile bir bireyin yaşamını kötü yönde etkiler, özellikle kişiler bu hareketleri yaparken mutlu hissedemezler. OKB’si bulunan pek çok kişi, takıntılarını doğru bulmaz ya da şüphe duyar; bazı OKB’li kişiler ise bu şüphelerin doğru olduğunu düşünür. Fakat bu takıntıların gerçeği yansıtmadığını fark etseler bile OKB’li kişiler odak noktalarını takıntılardan uzaklaştırmak ya da zorlayan eylemlere engel olmak noktasında zorluk çeker. Rahatsızlığın tedavi edilebilmesi için bilişsel ve davranışsal tedavi süreçleri ile ilaç tedavileri birlikte yapılır. Hasta olan kişiler, OKB’li olduklarını kabul ederek ve bu durumla mücadele etmeyi öğrenerek tedavi sürecinde ilerlerler.

Sosyal Fobi: Kişilerin gündelik hayatında başka kişiler ile olan iletişimin içinde bulduran durumlarda kendini belli eden bir çeşit kaygı problemidir. Hastalığın ana nedeni, kişilerin sosyal çevresinde bulunan kişiler tarafından yok sayılma ve kötü benimseneceklerini hissetmesidir. Bu durum sosyal anksiyete bozukluğu olarak adlandırılır. Sosyal fobi, kişilerin diğer bireyler ile olan iletişimlerini kötü yönde yönlendirir ve kişisel iletişim kurmalarında zorluklar yaşamarlına zemin hazırlar. Özellikle çocukluk ya da ergenlik zamanlarında kendini gösterir. En sık olarak görülen duygusal semptomları; korkmak, terleme, sinir hali ve anksiyete olarak karşımıza çıkar. Tanısını belirlemek için sosyal fobi testleri yapılır.

Travma Sonrası Stres Bozukluğu: Kişilerin yaşamlarını etkileyen, tehlikede bırakan, kötü olaylar travma olarak belirtilir. Kötü trafik kazaları, afetler, ölüme neden olan rahatsızlıklar, savaşlar travmatik durumlar gösterilen örneklerdendir. Travmanın ardından kişilerde stres bozukluğu meydana gelebilecek olan psikolojik hastalıklardır. Kadınlar travmatik olaylara çok daha fazla maruz kalır, bu yüzden kadınlarda yoğun olarak travma sonrası stres bozukluğu meydana gelir. En yaygın belirtileri devamlı olarak travma oluşturan durumun tekrar yaşanacağını düşünme ve tehdit altındaymış gibi hissetmedir.

Panik Bozukluğu: Bir sebep olmadan durduk yere meydana gelen endişe, korku, kaygı ve telaş duyguları ile nöbet biçiminde strese neden olan ruhsal bir rahatsızlıktır. Yaygın olarak görülmektedir, farklı zamanlarda kendini tekrar eden günlük yaşamı olumsuz yönde etkiler. Panik ataklar genellikle otuz dakikadan azdır, ancak bazı bireylerde bir saat sürebilir. En yaygın belirtileri; terleme, kalp çarpıntısı, göğüste ağrı, ölümden korkma gibi semptomlar gösterir.

Bipolar bozukluk: İki uçlu duygudurum bozukluğu olarak bilinmektedir. Bipolar bozukluk, kişinin olumlu hissettiği duyguların ardından aniden kötü düşüncelere kapılması durumudur. Bazı durumlarda kişi içine kapanır. Kişinin iki farklı uç noktada duygu hissetmesi olarak da tanımlamak mümkündür. Rahatsızlığın uygun biçimde saptanabilmesi için psikiyatrist tarafından hasta olan kişi özenle incelenmelidir. Bipolar bozukluk durumu en uç seviyede iken kişide hareketli, heyecan dolu bir ruh hali vardır. Diğer uçta bulunan depresyon döneminde ise kişi çevresinden uzaklaşır ve kendini kapatır. Kişi bu dönemde intihar edebilir, farklı değişik davranışlarda bulunabilir.

Erişkin Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu: Çocukluk zamanında başlamış olan ve hayat boyunca olumsuz etkiler yansıtan bu ruhsal hastalıklar; konsantrasyon problemi, unutkanlık, işleri yapmama, görevi sürdürmekte güçlük çekme gibi problemler oluşturur. Hasta olan kişiler genellikle düşüncelerinde gelişmiş olan olayları devam ettirmekte güçlük yaşadıklarını, bir probleme odaklanırken zorluk yaşadıklarını söylerler.

Yaygın Anksiyete Bozukluğu: Gündelik hayatın içinde yer edinen basit ve mücadele edilir seviyedeki kaygılanma yerini, yoğun seviyede normal akışa uygun olmayan şekilde korku ve karamsar bir ruh haline bırakması yoğun anksiyete bozukluğunun en sık görülen semptomlarıdır. Anskiyete, yoğun üzüntü, kaygı, stres gibi dönemlerde etkisini artırır.

Madde ve Nikotin Bağımlılığı: Doğal ya da yapay türlü uyuşturucu maddeler ve nikotin, kişilerde sık kullanma ile beraber bağımlılık gösterir. Bağımlılığın temelinde uyuşturucu ya da nikotinin kullanımının gecikmesi sonrasında yoksunluk semptomlarının olması ile birlikte; sinirlilik hali, üşüme, baş ağrısı, normal olmayan davranışlar gibi fiziksel semptomların da dahil edilmesi durumudur. Bunun yanı sıra ruhsal olarak da kişileri etkilemektedir.

Uyku Bozuklukları: Bütün uykusuzlukların yarısından çoğu kronikleşmiş uyku problemleridir. Başlıca uyku problemleri; uykusuzluk, uykuya geçmekte zorlanma, yeterli uyuyamama, aşırı uyuma, uyurgezer olma, huzursuz bacak sendromu olarak sıralanabilir. Bu durumlar hayat kalitesini azaltır. Uyku bozukluklarının altında bazı ruhsal hastalıklar yatabilir.

Ruhsal Hastalıklar
WhatsApp Destek Hattı
HEMEN ARA